Zeytinyağını eşsiz tadı, kokusu ve kalitesiyle tüketici ile buluşturan Komili’nin bu yıl 25. kez düzenlediği zeytin hasadı, 22-23 Ekim tarihlerinde Ayvalık’ta gerçekleşti. Zeytin ve zeytinyağı bu topraklarda “Kuşaklar Boyu Yaşasın Diye” gelenekselleşen Komili Zeytin Hasadı, gurmelerden gazetecilere kadar pek çok ismi bir araya getirdi.

25. Komili Zeytin Hasadı’nın açılışını bu yıl usta sanatçılar Erkan Can ve Güven Kıraç yaptı. Ege’nin yöresel danslarının sergilendiği folklor gösterisinin ardından misafirler zeytin hasadına başladı. Ardından toplanan zeytinler sıkım tesisine götürülüp zeytinyağına dönüştükten sonra şişelendi. Ömür Akkor’un tasarladığı hasat akşam yemeği menüsü, yörenin ünlü şefi Ekrem Yanbolluoğlu ve ekibi tarafından Kuzey Ege’ye ait zeytinyağı ve coğrafyanın kendi ürünleri ile hazırlandı.

Programın ikinci gününde Komili’nin “Kuşaklar Boyu Yaşasın Diye” çatısı altında yürüttüğü Anıt Ağaç Projesi ile tescillenerek koruma altına alınan 1105 yaşındaki bir anıt ağaç ziyaret edildi. Beslenme & Diyet Uzmanı, Sürdürülebilir Yaşam Aktivisti Dilara Koçak; 1105 yaşındaki Koca Delice’nin gölgesinde anıt zeytin ağaçlarının yarattığı değer ve insanlık için önemi ile iyi zeytinyağının beslenmedeki kıymetini anlattı.
Bunge Gıda Türkiye Ülke Lideri Turgut Yeğenağa konuşmasında zeytinin ve zeytinyağının önemine dikkat çekti: “Zeytinyağı bu topraklar için bizim toplumumuzla da bağdaşan çok önemli bir kültürel değeri ifade ediyor. Zeytin yetiştiriciliğinin ilk kez M.Ö. 4000 yıllarında Anadolu'da başlamış, buradan Akdeniz'in diğer ülkelerine yayıldığını biliyoruz. Bilimsel birçok literatüre göre tipik bir Akdeniz bitkisi olan zeytin ağacının anavatanın Anadolu'nun Mardin, Kahramanmaraş ve Hatay üçgeni olduğuna inanılıyor. Komili olarak yakında zeytinyağının bu topraklarda kaç bin yıldır olduğunu arkeolojik bulgularla destekleyerek, bilimsel olarak kanıtlamayı hedefliyoruz. Bilimsel literatüre girecek ve uluslararası arenada da çok değerli bir çalışma olan projemiz çok kıymetli akademisyenlerimizin gerçekleştirdiği çalışmalarla aralıksız sürüyor.”

“Anadolu’da bu kadar köklü bir geçmişi olan zeytinyağı için günümüzde Ayvalık’ın yeri tartışılmaz” diyen Lider Yeğenağa, gerçek zeytinyağı için sonsuz sayıda ihtimalin kusursuz bir şekilde yan yana gelmesi gerektiğine dikkat çekti: “Buradaki zeytinyağı tadını Ayvalık’ın bereketli topraklarından, denizinden, güneşinden ve Kaz Dağları’nın rüzgârından alıyor. Kültürü ile anlamlı bu değere, bu şahane zeytin ağaçlarına sahip olduğumuz için kendimizi şanslı görüyoruz. Geçtiğimiz sene 240 bin ton olan zeytinyağı rekoltesinin bu yıl son beş senenin en yükseği olmasını bekliyoruz. Geçen yıldan daha verimli bir yıl geçirdiğimiz için bizler de Komili Ailesi olarak çok mutluyuz. Bu veriler iklim şartları ve bakım çalışmalarıyla yükseliyor. Biz de zeytin tarımı yapan çiftçilerimiz ile el birliği içerisinde yoğun bir şekilde çalışmalara devam ediyoruz.”

Komili, sürdürülebilirlik başta olmak üzere zeytinyağı ve kültürünün kuşaklar boyu yaşaması hedefiyle projeler yürütüyor. En dikkat çeken projelerden biri Anıt Ağaç. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ortaklaşa gerçekleştirilen proje kapsamında bugüne kadar 25 milyon zeytin ağacı tarandı, anıt niteliğindeki ağaçlar kayıt altına alındı. Yeğenağa, Türkiye’nin anıt zeytin ağacı haritasını çıkarmayı hedeflediklerini vurguladı: “2018 yılında başlayan projemiz kapsamında şu ana kadar Balıkesir Ayvalık ve Manisa’da bir kısmının tescili tamamlanmış bir kısmı da hâlâ prosedürü devam eden toplamda 310 ağacımız bulunuyor. Kanunen zeytin ağaçları kesilemiyor fakat maalesef sökülerek yerleri değiştirilebiliyor. Projemiz kapsamında anıt ağaçlar tescillendikten sonra yerleri değiştirilemiyor böylece koruma altına da alınmış oluyorlar. Bu sebeple de kültürün devamlılığı ve gelecek nesillere aktarımı açısından da projenin bizim için önemi çok çok büyük. Biz Komili olarak Türkiye’nin anıt zeytin ağacı haritasını çıkarmak istiyoruz. Bunun için de şimdi projemizin hedefinde tüm Türkiye bulunuyor.”