Magma yazarı Özgür Gürbüz’ün kurucularından olduğu Ekosfer Derneği’ne göre 2022, tüm zamanların en çok aşırı hava olayı görülen yılı oldu. Zira Türkiye’de yaşanan aşırı hava olaylarının sayısı geçtiğimiz yıl 1030’a yükseldi. Bu sayı bir önceki yıl 1024, 2020’de ise 984’tü. Son 20 yılda Türkiye'de aşırı hava olaylarının sayısı ve şiddetiyse iklim krizinin etkisiyle giderek artıyor. Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün verilerine göre 2022 yılında aşırı hava olaylarının üçte birini (yüzde 33,6) şiddetli yağış ve seller oluştururken yağışları fırtına ve dolu olayları izledi.
Ekosfer Derneği Kampanyalar Direktörü Özgür Gürbüz, iklim krizi nedeniyle daha sık karşılaştığımız aşırı hava olaylarının, altyapı ve alınan önlemlerin yetersizliği nedeniyle kentlerde daha büyük felaketlere yol açtığını belirtiyor: “Önceki gün Şanlıurfa’da afete dönüşen şiddetli yağışlar, kentlerin yetersiz altyapısı nedeniyle daha büyük felaketlere neden oluyor. İklim krizini durdurmak için yeterli çabayı sarf etmediğimiz gibi, kentlerimizi daha dirençli hale getirecek adımları da atmıyoruz. Bu hataların bedelini de ne yazık ki can ve mal kayıplarıyla ödüyoruz.” Gürbüz önemli bir noktaya da dikkat çekiyor: Aşırı hava olaylarının sayısı son beş yıldır sürekli artıyor.
2022’de yaşanan her 100 aşırı hava olayından 33’ü şiddetli yağış şeklinde gerçekleşti. Bu durum da plansız yapılaşan, altyapısı yeterli olmayan kentlerde çok ciddi sorunlara yol açtı. Her 100 aşırı hava olayından 18’i dolu şeklindeydi. Bu da özellikle tarımla uğraşanlar için büyük bir sorun. Peki, çözüm ne? Özgür Gürbüz’e kulak verelim: “İklim krizini durdurmak için atılması gereken ilk adım kömürlü termik santralları kapatmak. Türkiye bu konuda henüz bir yol haritası belirlemedi. Kentleri iklim krizine karşı dirençli hale getirmek için de tüm ülkeyi kapsayan somut bir plan göremiyoruz. İklim krizini önleme ve uyum gibi iki alanda da bir an önce harekete geçmezsek her yıl daha fazla felaketle karşılaşacağız.”