Sürdürülebilir olmayan üretim ve tüketim modelleri, iklim değişikliği, doğa ve biyoçeşitlilik kaybı ile kirlilik ve atıklardan oluşan üçlü gezegen krizine neden sorunların başında geliyor. Dünya topraklarının 5’te 1’inden fazlası, yaklaşık 2 milyar hektar alan bozulmuş durumda. 3.2 milyar insan, yani dünya nüfusunun %40'ı, arazi bozulumundan etkilenmekte ve bu durumla başa çıkma konusunda en az donanımlı olanları, yani yerli halkları, kırsal toplulukları, küçük çiftçileri ve aşırı yoksulları, özellikle de kadınları ve gençleri orantısız bir şekilde etkilemektedir.
Her yıl 55 milyon insan kuraklıktan doğrudan zarar görüyor, bu da kuraklığı dünyanın hemen her yerinde çiftlik hayvanları ve mahsuller için en ciddi tehlike haline getiriyor.
Arazi bozulumu kontrol altına alınmazsa küresel gıda verimliliğini yüzde 12 oranında azaltabilir ve 2040 yılına kadar gıda fiyatlarının yüzde 30'a kadar yükselmesine neden olabilir.
Üçlü gezegensel kriz, evimizi yok etme ve bu güzel gezegeni paylaştığımız milyonlarca türü ortadan kaldırma tehdidinde bulunuyor. Ancak bu bozulma kaçınılmaz değil. Doğal alanları canlandırma sürecine ekosistem restorasyonu deniyor ve hiç bu kadar acil olmamıştı. Ekosistem restorasyonu, odağında insan varlığını dışlayan bir yaklaşım değil, doğal ekosistemleri iyileştirirken insan refahını ve sürdürülebilir kalkınmayı da hedefliyor.
Dünya çapında pek çok ülke bunun farkına varıyor. Dünya genelinde 765 milyon ila 1 milyar hektar alan restorasyon için ayrıldı. Ormanlar, otlaklar ve sulak alanlar gibi zarar görmüş ekosistemleri canlandırmaya yönelik küresel bir girişim olan BM Ekosistem Restorasyonu On Yılı, ekosistem restorasyonunun işe yaradığını gösteriyor.
Bozulmuş ekosistemleri hayata döndürmek, harcanan her 1 dolar için 30 ABD dolarına kadar ekosistem hizmeti sağlamaktadır. Dünya genelinde 1 milyar hektarlık bozulmuş arazinin eski haline getirilmesi, Sürdürülebilir Kalkınma Hedeflerine ulaşma; doğa kaybını tersine çevirme ve iklim değişikliğini engelleme yolunda önemli bir mesafe kat edilmesini sağlayacaktır. 2022 yılında doğayı korumaya yönelik bir dönüm noktası olan Kunming-Montreal Küresel Biyoçeşitlilik Çerçevesi, ülkeleri 2030 yılına kadar bozulmuş karasal, iç su, deniz ve kıyı ekosistemlerinin en az %30'unun etkin bir şekilde restore edilmesini sağlama taahhüdünde bulunmaktadır. BM Çölleşme ile Mücadele Sözleşmesi (UNCCD), hükümetler, iş dünyası ve sivil toplumun günümüzün zorluklarını tartışmak ve arazi için sürdürülebilir bir gelecek çizmek üzere bir araya geldiği yerdir. UNCCD'nin 16. Taraflar Konferansı (COP16), arazi restorasyonu ve kuraklığa karşı dayanıklılık konularındaki eylemleri hızlandırmak amacıyla 2024 yılının sonunda Riyad'da düzenlenecek. Başarılı bir arazi restorasyonu, nesiller boyunca bilgi ve çabayı kullanan bir yaklaşım gerektirmektedir. Şu anda hayatta olan herkes, çevresel bozulmanın yıkıcı etkilerine ilk şahit olan neslin bir parçasıdır. Zamanı geri alamayız, ancak ormanları çoğaltıp, şehirlerimizi yeşillendirebilir, yağmur suyu toplayabilir ve toprak dostu gıdalar tüketebiliriz. Sonunda toprakla barışan nesil olabiliriz.
Nemrut Dağı kalderasında bozkıra özgü bitki toplulukları yaygındır. Ancak kraterin iç yamaçları tersiyer kalıntısı ve Avrupa-Sibirya flora elemanı huş (Betula pendula) ormanlarına ev sahipliği yapar. Bozkır bitki örtüsünün hâkim olduğu yerlerde az miktarda orman ve çalı topluluklarına rastlanır . Fotoğraf: Timur Kara
Şu anda yaşayan herkes, çevresel bozulmanın yıkıcı etkilerine ilk kez şahit olan neslin bir parçası.
Zamanı geri alamayız ancak toprakla barışan nesil olabiliriz.
Ekosistem yıkımını tersine çevirecek ve önleyecek güce ve bilgiye sahibiz.
Artık pek çok ülke ekosistem restorasyonunun öneminin farkında. Dünya genelinde 765 milyon ila 1 milyar hektar alan restorasyon için ayrıldı.
Eğer toprak bozulumu kontrol altına alınmazsa küresel gıda fiyatlarının 2040 yılına kadar % 30’a kadar yükseleceği tahmin ediliyor.
Magma Yeryüzü’nün tüm sayılarında dünyayı iyileştirmenin yöntemlerine, iyileştirenlerin öykülerine yer veriyoruz. Çünkü son tufandan önce yeni bir kavrayışa ihtiyacımız var. Şimdi düşünce biçimimiz, değerlerimiz ve eylemlerimizi umut verecek bir yöne çevirme zamanı.
Edward Wilson’un dediği gibi, tüm yaşam için çabalamak, dünyayı iyileştirmenin, insanlığı iyileştirmenin en asil halidir.
Çin'den daha büyük bir alan olan yaklaşık 1 milyar hektarlık bozulmuş araziyi restore etmeyi taahhüt eden ülkeler kırmızı daire içinde gösterilmiştir.