Dokumacı kuşlar, çoğunlukla Sahraaltı Afrika'da yaşayan 118 ötücü kuş türünden oluşan bir aile. Yuvalarını özenle inşa etmeleri nedeniyle bu isimle anılan kuşların bazı türleri savanda tohumlarla beslenirken, diğer türler ormanda yaşar ve çoğunlukla böceklerle beslenir.
Bath Üniversitesi'nde Milner Evrim Merkezi liderliğindeki uluslararası bir ekip, tohum yiyen dokumacı kuşların sosyalliğini araştırdı. Araştırma, böcek yiyen türlere göre daha sık bir araya gelerek tohumla beslenen kuşların daha sosyal olduğunu gösteriyor.
Araştırmacılar, diyet-habitat-sosyal davranış arasındaki ilişkileri araştırmak için birçok dokumacı türün daha önce yayınlanmış çalışmalarından toplanan verilere baktılar. Savanada yaşayan kuşların, en iyi tohum kaynaklarını bulmaya yardımcı olmak için gruplar halinde toplanarak birlikte akın etme eğiliminde olduklarını gözlemlediler. Aynı kuşlar büyük kolonilerde yuva yaparlar ve her mevsim çok eşli olarak ürerler. Buna karşılık, ormanda yaşayan türler, birlikte gezmeyen veya koloniler halinde yaşamayan bireysel beslenme ve yalnız başına yuva yapma eğiliminde. Ayrıca bu orman türleri, tek eşli olarak ürüyor.
Çalışmada ayrıca, diyet ve habitatın cinsel dimorfizmi -cinsiyetler arasındaki görünüm farkını- etkilediğini de ortaya koydu. Çok eşli türlerde, erkekler genellikle daha renkli ve gösterişli tüylere sahipken, tek eşli türlerde erkekler ve dişiler birbirine benzer giysilere sahip.

Araştırmayı yöneten Bath Üniversitesi Milner Evrim Merkezi'nden Profesör Tamás Székely, çalışmanın ana fikrini şöyle anlatıyor: “Açık savanadaki tohumlarla beslenen kuşlar için birlikte akın, yemleme verimliliğini artırır. Çünkü tohumların bol olduğu yerlerde yamaları bulmayı kolaylaştırır. Sürü, onlara sayıca güvenlik sağlayarak açıkta avlanma riskini de azaltır. Bununla birlikte, savana gibi açık habitatlarda sınırlı yuvalama alanları vardır. Bu da kuşların bir kolonide birlikte yaşadığı anlamına gelir ve genellikle çok eşli üremeye yol açar. Öte yandan, ormanda yaşayan, böcek yiyen kuşlar -böcekler daha geniş bir alana yayıldığından- yiyecek için daha geniş bir alan aramak zorundadır. Ormanın nispeten daha güvenli, kapalı yaşam alanı çok sayıda uygun yuvalama alanı sağlar, bu nedenle kuşların birbirine yakın yaşamasına gerek kalmaz. Bu daha yalnız sosyal sistem, üreme mevsimi boyunca aynı eşe bağlı kalma olasılıklarının daha yüksek olduğu anlamına da gelir. Bu çalışma özellikle heyecan verici çünkü ilk kez yiyecek türü, gruplama davranışı ve çiftleşme sistemleri arasındaki karmaşık bağlantıları, alışılmadık derecede çeşitli bir ötücü kuş grubunda filogenetik analiz kullanarak gösterdik.”
Benzer araştırma, ilk kez 1964’te etolog John Crook tarafından yapıldı. Araştırma, diyet-habitat-sosyal davranış arasındaki bağlantıyı inceliyordu. Ekip, Crook'un hipotezinin geçerliliğini memeliler, balıklar ve böcekler üzerinde test ederek sınırları daha da ileri götürmeyi planlıyor. Amaç, çeşitli kuş türlerinde beslenme, habitat ve sosyal davranış arasındaki ilişkileri araştırarak Crook'un teorisinin genelliğini doğrulamak. Ayrıca, popülasyondaki cinsiyet oranının etkileri gibi, çiftleşme sistemi evriminin son yıllarda ortaya çıkan yönlerini test ederek bu büyük ölçekli çalışmaları güçlendirecekler.