Burcu Meltem Arık, Hayrettin Karaca için şu satırları yazmıştı Magma’nın 50. sayısında: “Bu topraklardan doğayla yarenlik eden ve edenlerin sayısını artırmaya çalışan bir Hayrettin Karaca geçti. Ne şanslıyız ki Toprak Dede ile aynı dönemde yaşadık, aynı toprakta yürüdük, havayı soluduk. Toprağa, doğaya az insanda görülebilecek ölçüde sevdalı; Türkiye’nin çöl olmaması için köylüsü-kentlisi, çiftçisi-mühendisi, öğretmeni-öğrencisi, politikacısı-bilimcisi, çocuğu-yaşlısı binlerce insanın harekete geçmesini sağlayan; bilenin bilmeyene borcu olduğuna inandığı için bildiği ne varsa her fırsatta paylaşandı Hayrettin Karaca…” 20 Ocak 2020’de vefat eden Hayrettin Karaca en sevdiği yerlerden birinde ölümsüzleşiyor: Ormanlarda… TEMA Vakfı, doğal yaşlı ormanlar projesine onun adını verdi. Peki, doğal yaşlı ormanlar nedir? Ekosistem için neden önemli? TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ile konuştuk. Türkiye’de doğal yaşlı orman olarak belirlenen yerlerin çok az olduğuna ve haritasının olmadığına söyleyen Ataç, bu ormanları koruma altına alan yasal bir düzenlemenin bulunmadığına ve miktarının her gün gün azaldığına dikkat çekiyor: “Son 30 yılda 80 milyon hektar doğal yaşlı orman (Türkiye’den daha büyük bir alan) tahrip edilmiş durumda.”

Ekolojik Miras: Doğal Yaşlı Ormanlar 1

TEMA Vakfı Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç.

Doğal yaşlı orman nedir? Doğa için neden önemli?

Doğal yaşlı ormanlar, insan eliyle doğal yapısı büyük ölçüde değişmemiş, doğal ekolojik süreçlerin korunduğu, binlerce yıldır doğanın etkilerinden süzülmüş genetik mirası taşıyan, doğal ortamında biyolojik çeşitliliğin üst noktaya ulaştığı, içinde gencinden yaşlısına farklı yaştan ağaçlar olmakla birlikte ağaçların büyük çoğunluğunun doğal olgunluğa eriştiği ormanlardır. Doğal olgunluk çağına ulaşmak ağaç türlerine göre değişir. Örneğin; hızlı büyüyen ve kısa ömürlü olan titrek kavak gibi ağaçlar için 40-50 yaşlar yeterliyken, kayın ağacı türü için en az 120 yaşına ulaşmış olması aranır. Doğal yaşlı ormanların yapısının insan eliyle değişmemiş olduğunu gösteren önemli özelliğiyse ormanda dikili olarak duran kurumuş ağaçlarla birlikte rüzgâr vb. nedenle kırılmış, devrilmiş ve çürümekte olan ölü ağaçları da barındırması.

Doğal yaşlı ormanların miktarı her geçen gün azalıyor. Dünyada görülen orman tahribatı yanında ormanda yapılan üretim çalışmaları nedeniyle doğal ormanların ekolojik yapısı değiştiriliyor. Dünyada insan etkilerinden uzak, yapısı insan etkileriyle değişmemiş orman alanları, dünya orman varlığının yüzde 34’ünü oluşturuyor ve son 30 yılda 80 milyon hektar doğal yaşlı orman (Türkiye’den daha büyük bir alan) tahrip edilmiş durumda. Büyük bölümü tropiklerde ve kutup kuşağında yer alan bu ormanlar, ılıman kuşakta yer alan ülkelerde yok denecek kadar az.

Doğal yaşlı ormanlarda ekonomik değeri yüksek odunlar olmasına karşın, birim alanda odun üretimi genç ormanlara göre daha düşük. Bu sebeple, odun üretimi amacıyla, gençleştirme çalışmalarına dâhil edilmeleri bu alanlardaki azalışın bir diğer sebebi. Doğal yaşlı ormanlardaki azalış, aynı zamanda zengin ve karmaşık ilişkilerin olduğu ve henüz bilmediğimiz çok sayıda ekolojik bilginin de yok olmasına neden olmakta.

Binlerce yıldır doğanın değişen çevre koşullarından süzülerek gelmiş bu doğa harikaları aslında birer ekolojik miras. Sahip oldukları zengin biyolojik çeşitlilik ve sadece bu ormanlara özgü canlı türlerini içermeleri nedeniyle doğal yaşlı ormanlar koruma değeri yüksek, ormanın sunduğu ekosistem hizmetlerinin en yüksek seviyede sağlandığı alanlardır. Doğal yaşlı ormanlar doğada henüz bilmediğimiz, keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda ekolojik bilgiyi taşıyan doğal laboratuvarlardır. Ayrıca bu alanlar doğal peyzaj için de eşsiz manzara güzelliği yaratırlar, estetik değerleri çok yüksektir. Bu nedenle ekologlar “Bir bölgede yaşlı ormanların payının azaltılmasını haklı kılacak hiçbir gerekçe ekolojik değildir” diyerek doğal yaşlı ormanların korunmalarının önemini belirtiyor.

Doğal yaşlı ormanlar aynı zamanda sürdürülebilir ormancılık çalışmaları için de referans noktaları. Odun üretimi amacıyla işletilen ormanlarda ormancılık uygulamalarının kıyaslanması, doğada hangi ekolojik ilişkileri değiştirdiği; bu değişen ilişkilerin doğala en yakın hale getirilebilmesi için hangi önlemlerin alınabileceği ve geliştirilecek uygulamaların belirlenmesi için başvuru niteliği taşır.

FAO (2015) istatistiklerine göre Türkiye'de ormanların yüzde 71’lik bölümü doğal orman. Ancak doğal yapısı insan eliyle değişmemiş doğal yaşlı orman alanı 890 bin hektar, yani toplam ormanlık alanın yaklaşık yüzde 3’üne denk geliyor. Doğal yaşlı ormanların, ormanlık alanlardan farkı nedir? 

Ormanlar, doğal olarak kendiliğinden oluşmuş ya da ekim/dikimle yapılan ağaçlandırma çalışmalarıyla oluşturulmuş alanlardır. Ağaçlandırma çalışmalarıyla oluşturulmuş ormanlar, insan eliyle oluşturulduğundan doğal ormanlar içinde yer almamakta. Doğal yolla oluşmuş ormanların büyük bir kısmının yapısı geçmişten günümüze kadar yapılan çeşitli faaliyetler sonucu insan eliyle değiştirilmiştir ya da yakın zamanda yangın, fırtına, hastalık ve böcek zararı nedeniyle yıkıma uğradıktan sonra oluşmuş genç ormanlardır. Bunların dışında kalan, insan etkileri sonucu kompozisyonunda ve yapısında belirgin değişikliklerin olmadığı, mevcut ağaçların büyük bölümünün yaşlı olgun ağaçlardan oluştuğu ormanlar ise doğal yaşlı ormanlardır.

Peki, bir ormanın doğal yaşlı orman olduğunu nasıl anlarız? 

Bir ormanın doğal yaşlı orman olup olmadığı, arazide yapılacak gözlemlere dayalı olarak belirlenir. Bu gözlemlerde; kalın çaplı ağaçların dağılımı, ölü ağaçların miktarı, ormanda daha önce yapısını büyük ölçüde değiştirecek şekilde ağaç kesimleri yapılıp yapılmadığı, orman içinde ağaçların tabakalılık durumu gibi kriterlere bakılır.

"Doğal yaşlı ormanlar doğada henüz bilmediğimiz, keşfedilmeyi bekleyen çok sayıda ekolojik bilgiyi taşıyan doğal laboratuvarlardır."

Bu ormanlar Türkiye’de nerelerde bulunuyor?

Doğal yaşlı ormanlar, Türkiye’nin doğal orman alanlarının bulunduğu her yerde bulunabilmekte. Bunların bir kısmı ağaç kesiminin yasaklandığı korunan alanlar içinde yer alır. Bunların dışında doğal yaşlı ormanların; yol olmadığı için ya da arazi koşulları nedeniyle ulaşılamayan alanlarda olduğu tahmin ediliyor. Ülkemizde henüz doğal yaşlı ormanları gösteren bir harita yok. TEMA Vakfı olarak Hayrettin Karaca Doğal Yaşlı Ormanlar projesini hayata geçirme nedenlerimizden biri de, bu ormanların haritalandırılmasını sağlamak. Zengin ağaç türü çeşitliliği ve korunması gereken önemli habitatları içermesi sebebiyle Doğu Karadeniz Bölgesi’nde yürütülmesi kararlaştırılan bu projede bölgedeki doğal yaşlı ormanlar haritalandırılacak.

Ekolojik Miras: Doğal Yaşlı Ormanlar 2

Hayrettin Karaca.

Doğal yaşlı ormanlar nasıl korunuyor? 

Doğal yaşlı ormanları koruma altına alan yasal bir düzenleme bulunmuyor ve 6831 Sayılı Orman Kanunu başta madencilik olmak üzere ormancılık dışı amaç için kullanma (irtifak) hakkına izin vermekte. Bununla beraber Orman Genel Müdürlüğü 'Ekosistem Tabanlı Fonksiyonel Orman Amenajman Planlarının Düzenlenmesine Ait Usul ve Esaslar Başlıklı 299 Sayılı Tamimi’ne göre yapılan planlarda doğa koruma fonksiyonu gözetilerek bu ormanlar odun üretimi dışında bırakılabiliyor.

Hayrettin Karaca Doğal Yaşlı Ormanlar projesi fikri nasıl ortaya çıktı? 

Doğal yaşlı ormanların önemi ve korunması 1990'lı yıllarda Türkiye’de gündeme geldi ancak belirlenen alanların sayısı parmakla sayılacak kadar az. Bu nedenle odun üretimi amacıyla işletilen alanlar içinde kalan doğal yaşlı ormanlar, gençleştirme çalışmalarına ya da Artvin Cerattepe, Fatsa altın madeni sahasında olduğu gibi madencilik çalışmalarına konu olabiliyor. Öte yandan bu ormanların ekolojik önemi konusunda da kamuoyunun bilgilendirilmesine ihtiyaç var. Bu konuda toplumsal farkındalığı artırmak ve yapılacak haritalama çalışmalarıyla bölge insanının ve tüm toplumun mevcut doğal yaşlı ormanları bilmeleri ve bunlara sahip çıkmalarını sağlamak amacıyla bu proje fikrini geliştirdik. Bu aynı zamanda yüksek ekolojik önemi olan bu mirasın gelecek kuşaklara bozulmadan aktarılmasını sağlamak için de etik bir sorumluluk.

Rahmetle andığımız kurucumuz merhum Hayrettin Karaca her fırsatta, doğal ormanların ekosistem bütünlüğü içinde korunmasının yaşamsal önemine dikkat çekerdi. Kurucumuzun ardından biz de, bu ormanların ekolojik öneminin bilinmesi, yerlerinin belirlenmesi ve koruma statüsüne kavuşturulmaları konularında çalışmak ve toplumsal farkındalık yaratmak için bu çalışmaya başladık. Değerli Kurucumuz Hayrettin Karaca'nın vefatının ilk yılında kamuoyuna duyurduğumuz projemizi kendisine ithaf ederek 'Hayrettin Karaca Doğal Yaşlı Ormanlar Projesi' adını verdik.

"Ülkemizde henüz doğal yaşlı ormanları gösteren bir harita yok. TEMA Vakfı olarak Hayrettin Karaca Doğal Yaşlı Ormanlar projesini hayata geçirme nedenlerimizden biri de, bu ormanların haritalandırılmasını sağlamak."

Nasıl bir proje bu, amacı nedir?

Projeyle, bu ormanların ekolojik önemi ve korunması konusunda farkındalığın artırılması ve Doğu Karadeniz Bölgesi’ndeki doğal yaşlı ormanların belirlenmesi, haritalanması, yapısal özelliklerinin ortaya konulması ve koruma statüsüne alınması için çalışılacak.

Ekolojik Miras: Doğal Yaşlı Ormanlar 3

Alaağaç.

Hangi bölgelerde yürüteceksiniz?

Proje çalışmaları; zengin ağaç türü çeşitliliğine sahip ormanları içermesi sebebiyle Doğu Karadeniz Bölgesi’nden başlayacak. Bu bölgede; doğu ladini, doğu kayını, Doğu Karadeniz göknarı, sarıçam, kestane, meşe, gürgen ve kızılağacın, saf ya da diğer orman ağaçlarıyla oluşturduğu zengin biyolojik çeşitliliğe sahip karışık ormanlar bulunuyor. Ayrıca Doğu Karadeniz Dağları, Birleşmiş Milletler, Dünya Koruma İzleme Merkezi (UN-World Conservation Monitoring Center) tarafından Avrupa'daki acil koruma altına alınması gereken ormanları da içeriyor.

"Son 30 yılda 80 milyon hektar doğal yaşlı orman (Türkiye’den daha büyük bir alan) tahrip edilmiş durumda."

Projeye dışarıdan katılmak ya da katkı sunmak mümkün mü?

Proje, yoğun arazi çalışmalarıyla başlayacak ve bu bölüm tamamen teknik çalışmaları kapsayacak. Ancak hedeflenen sonucu alabilmemiz için proje kapsamında yürütülecek iletişim çalışmaları da çok önemli. Bu aşamada, doğal yaşlı ormanların koruma altına alınması konusunda kamuoyu farkındalığı yaratılması için tüm ulusal, yerel ve sosyal medya aktörlerinin projeye güçlü katkı vermesini istiyor ve diliyoruz. Aynı şekilde her vatandaşımızdan da projeden çıkan bilgileri, haberleri ve sosyal medya postlarını paylaşarak konunun tüm topluma mal konusunda gönüllü desteğini bekliyoruz.